“ELEKTRİK FABRİKASI SATIŞ İHALESİ İPTAL EDİLSİN”

İzmir’e Sahip Çık Platformu ve Asfalyalar Atmasın grubu, Alsancak’ta bulunan elektrik fabrikasının satış ihalesine karşı basın açıklaması gerçekleştirdi.

Satışı için ihale yapılacağı duyurulan Alsancak Elektrik Fabrikası önünde İzmir’e Sahip Çık Platformu ve Asfalyalar Atmasın grubu tarafından bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Fabrika binası önünde yapılan açıklamada İzmir Barosu Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Hüseyin Yıldız konuştu. Yıldız açıklamasında, özelleştirme idaresi tarafından 23 Ocak 2018 tarihinde söz konusu yerin ihaleye çıkarıldığının öğrenildiğini ve buna karşı harekete geçildiğini hatırlatarak, “İzmir’e Sahip Çık Platformu, Baro, TMMOB, EGEÇEP, Ayva Vakfı  ve çeşitli demokratik kitle örgütleri halkla, kadınlarla ve çocuklarla beraber  bu kamu arazisini yem etmeme kararı alırken, bu çerçevede TMMOB’ye bağlı Mimarlar Odası, Elektrik Mühendisleri Odası, Şehir Plancıları Odası da uzmanlıkları gereği soruna dair çalışmalarda bulundu” dedi. Yıldız açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Bu yolda; İzmir’in Konak meydanına Galeria Alışveriş merkezinin yaptırtılmaması, birinci kordonun doldurularak otoban haline getirilmesini engelleyerek insanların yeşil kamusal alana kavuşmasını sağlayan mücadelelerin verdiği ilham ve İzmir’i birçok metropol arasında daha yaşanabilir kılan kentlilik bilinci ile;

Burada  çok kötücül faaliyetler yerine   yeniden işlevlendirmeye inanarak, UNESCO yaratıcı şehirler ağına girme ihtimaline binaen kimlik korumaya  önem veren, tarihsel yapının restore edilip korunarak;  çocuk oyun alanları ile birlikte modern sanatlar müzesi gibi nitelikli bir yapı hayali ile  bakanlıklara, valiliğe, “İzmir’in  sosyal ve kültürel  yaşantısına kazandıralım” diyen büyükşehir belediyesi ve benzer görüşteki organizasyonlarla diyalog/çatışma içerisinde T.C. mahkemelerinden döndüremezsek de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar süreci taşıyan daha da ötesinde ihaleyi  alan firmaya baskı ve basınç ile, burayı ancak böyle bir anlayış doğrultusunda ele alınabileceğini,  aksi halde akıl almaz hukuksal  engellemeler ve sivil itaatsizlikler yapacağımızı kamuoyuna  iletmiş idik.

Biz bu özelleştirme kararı aleyhine Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’na İzmir 3. İdare Mahkemesinde  2018/377 esas sayılı dosyada iptal davası açmış, mahkemenin görevsizlik kararı vermiş ve dava Danıştay 13. İdare Dairesi Başkanlığı’nda 2018/2028 esasta sürmektedir.

Fakat yerel seçimler öncesi muhtemelen devletin ve adresi belli şirketlerin uyuşması olasılığı ile 10 Ocak 2019 Perşembe günü Resmi Gazete’de yayımlanan bilgiye göre ilgili parsel 1 milyon tl geçici teminat ile 16 Nisan 2019 tarihinde ihaleye çıkmıştır.

Bu işlem aleyhine de 60 gün içerisinde yapmak gerektiği şekilde, yine Danıştay’da bir dava açıp devam etmekte olan dava ile birleştirilerek görülmesini isteyerek iptal davası açmış bulunmaktayız.

Bu davaya her gün  İzmirli hemşerilerimiz tarafından da müdahil olma  başvuruları yapılmaktadır.

Yerel seçim yaklaşırken, ihalenin iptal olmaması halinde şehrimizin belediye başkan adaylarının, alan ile ilgili olarak ihale evrakını ele geçirerek ihaleye katılma,  ihaleye sokulmazlar ya da şirketler aracılığı ile ihaleye katılma imkânları olmazsa mali kontrol yasasına göre kamusal faaliyet için   bedelsiz  alma yolunu  düşündüklerini  umuyor, düşünmüyorlarsa da düşünmeleri gerektiğini hatırlatıyor, halk olarak arkalarında olduğumuzu ve ayrıca kamulaştırma yasasına göre  de alan için tespit komisyonu kurma  ve bedel belirleyip üst komisyondan geçirme ve teklif ve bedelde  anlaşamama halinde İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne çözdürme  gibi yöntemleri önerdiğimizi iletiyoruz.

Ancak öncelikle   ihalenin iptali konusunda çabalarımızı sonuna dek sürdüreceğimizi ve bu talebimizin öncelikli olduğunu kamuoyuna saygı ile duyuruyoruz.”