BAKANLIK, MAHKEME KARARINA RAĞMEN ÖDEMİŞ İLÇESİNDE MÜKERRER PLAN ONAYLAMAKTADIR!

İzmir ili, Ödemiş ilçesi, Gölcük (Zeytinlik) Mahallesi, 3750, 3751, 3756 3757, 3758, 3759, 3760, 3762, 3763, 3764, 3765, 3768, 3770, 3771, 3772, 3773, 3774, 3775, 3776, 3790, 3791, 4532, 4533, 4534, 4535, 4705, 4706 numaralı taşınmazlara ilişkin 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliğinin yürütmesinin durdurulması ve iptali talebiyle Danıştay 6.Dairesi’nin 2020/11356 Esas sayılı dosyası ile; İzmir Doğu Bölgesi 1/25.000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliği, 1/5.000 Nazım İmar Planı ve 1/1.000 ölçekli Uygulama İmar Planının yürütmesinin durdurulması ve iptali talebiyle de İzmir 5.İdare Mahkemesinin 2020/1704 Esas sayılı dosyası ile dava açılmış olup, süreç devam etmektedir. Dava gerekçeleri aşağıda belirtildiği şekildedir:
  • Dava konusu planlar ile söz konusu parsellerde 18.05.2018 tarihinde onaylanmış 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planına ilişkin alınmış mahkeme kararı ve mahkeme kararında esas alınan bilirkişi raporu yok sayılarak mükerrer plan kararları üretilmiştir. Şöyle ki; İzmir 1. İdare Mahkemesi’nin 2018/1336 Esas sayılı dosyası ile açılan dava sonucunda hazırlanan bilirkişi raporunda “…dava konusu plan onama sınırları içerisinde kalan parsellerin 5403 sayılı Toprak Koruma ve Kullanım Kanuna göre korunması gereken mutlak tarım arazileri ve özel ürün arazilerinden oluştuğu, aynı zamanda söz konusu parsellerin, komşuluğunda yer alan araziler ile tarımsal bütünlük gösterdiği, tarımsal nitelikli arazilerin tarımsal üretim altında tutulması, kesintisiz gıda üretimi açısından ulusal düzeyde yüksek kamu yararı taşıdığı, bu nedenlerle dava konusu plan onama sınırları içerisinde kalan parsellerin tarım dışı amaçla kullanımının uygun olmadığı…” şeklindeki tespitler ile alanın tarım alanı olduğu ve korunması gerektiği mahkeme tarafından da kabul edilerek dava konusu planlar iptal edilmiştir. Bilim insanları tarafından bilimsel dayanak ve tespitler ile hazırlanan bilirkişi raporu ve sonrasında alınan mahkeme kararına rağmen TOKİ’nin teklifi ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hukuksuz bir işlem tesis etmiştir.
  • Toplu Konut İdaresi Başkanlığınca hazırlanan Planların Açıklama Raporlarında yer alan; “… belirtilen iptal gerekçesi İzmir Valiliği İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nün görüşleri ile uygun düşmemektedir” denilmekte ve “..Bilirkişi Raporunda mahkemenin Bilirkişilerden beklenen konular ve bu bakımdan Bilirkişi seçilenler arasında Ziraat Mühendisi bulunmadığı dikkate alındığında, Bilirkişi Raporunda ortaya konan tarım alanı olmadığına yönelik ifadenin gözlemsel bir tespit olduğu, herhangi bir araştırmaya dayanmadığı görülmektedir.” şeklinde ifadeler bütünüyle hatalıdır. Planlama alanında yer alan parsellerin 5403 sayılı Kanun kapsamında tarım dışı amaçla kullanımının uygun olmadığına ilişkin İzmir 1.İdare Mahkemesi’nin 2018/1336 esasına kayden açılan davada verilen 2019/1062 sayılı kararda esas alınan bilirkişi raporunu hazırlayan bilirkişi heyetinde 1 adet profesör ünvanlı ziraat mühendisinin bulunması ve tarımsal alanlara esas yapılan tespitlerin mesleki açıdan uzmanı tarafından değerlendirilmiş olmasına karşın aksi bir durumun iddia edilmesi yapılan işlemin hukuksuzluğunu ortaya çıkarmaktadır.
  • Dava konusu işlemler dikkate alındığında; üst ölçekli plan kararları ile Ödemiş İlçesi’nde yürürlükte bulunan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planlarının nüfus kararlarını ve kent makroformunu bütünüyle bozacaktır.
  • Ödemiş İlçesi ve çevresinin temel gelir kaynakları arasında tarımsal faaliyetlerin ön planda olduğu dikkate alındığında dava konusu işlem bütünüyle hatalı bir işlemdir.
  • Söz konusu planların, 1/25000 ölçekli Nazım İmar Planı temel amaç hedefleri ile plan uygulama hükümlerine aykırı olacak şekilde sadece mülkiyet durumu göz önünde bulundurularak münferit talepler doğrultusunda yürütülen parçacıl planlama yaklaşımı ile üretildiği açıktır.
  • Toplu Konut İdaresi Başkanlığının teklifi doğrultusunda Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca onaylanan dava konusu plan ve plan değişiklikleri bilimsel dayanaktan yoksun olduğu ve korunması gereken alanları yok etmeye dönük bir işlem olmasının yanı sıra Ödemiş İlçesi İlave ve Revizyon İmar Planı kararları ile çelişmekte olup, ayrıca Ödemiş İlçe Merkezinin kuzeyinde konumlanan Tarım Alanlarında kentsel baskılara neden olacaktır.
  • Ödemiş İlçe Merkezine ilişkin Büyükşehir Belediye Başkanlığınca 09.01.2017 tarihinde onaylanan Nazım İmar Planı Revizyonu ve 13.04.2018 tarihinde onaylanan Uygulama İmar Planı Revizyonu ile TUİK verilerine göre 2030 yılı için beklenen nüfus artışına dikkate alınarak yeterli gelişme konut alanları ayrıldığı, yürürlükte bulunan 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı, 1/25.000 ölçekli Nazım İmar Planı, 1/5000 ölçekli nazım imar planı ve 1/1000 ölçekli Uygulama imar planında ayrılan gelişme konut alanları ile beklenen nüfus artışına yönelik konut arzının karşılandığı, bu durumda tarımsal niteliği korunması gerekli alanlarda ilave nüfus getirecek yeni bir imar planı onaylanması şehircilik ilkeleri, planlama esasları ve kamu yararına aykırıdır.
  • Dava konusu alana ilişkin öncesinde alınmış bilirkişi raporu ve mahkeme kararında ifade edilen hususlar ve plan raporları dikkate alındığında; yetersiz analiz ve sentez çalışmaları sonucunda bütünlükten yoksun planlama kararlarının oluşturulmuş olduğu, dolayısıyla konunun ele alış biçim ve yaklaşımının hatalı olduğu görülmüştür.
  • Dava konusu plan ve plan değişiklikleri dikkate alındığında yapılan işlem; “kamu yararı” kılıfı altında tamamen kaynak yaratmak amacıyla yapıldığı, bu amaç doğrultusunda daha öncesinde alınmış mahkeme kararı ve mahkeme kararına esas alınan bilirkişi raporundaki; “…dava konusu plan onama sınırları içerisinde kalan parsellerin 5403 sayılı Toprak Koruma ve Kullanım Kanuna göre korunması gereken mutlak tarım arazileri ve özel ürün arazilerinden oluştuğu, aynı zamanda söz konusu parsellerin, komşuluğunda yer alan araziler ile tarımsal bütünlük gösterdiği, tarımsal nitelikli arazilerin tarımsal üretim altında tutulması, kesintisiz gıda üretimi açısından ulusal düzeyde yüksek kamu yararı taşıdığı, bu nedenlerle dava konusu plan onama sınırları içerisinde kalan parsellerin tarım dışı amaçla kullanımının uygun olmadığı…” hususlarının göz ardı edildiği görülmekte olup, anılan mahkeme kararına aykırı işlem tesis edilmiştir.
  • Dava konusu 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği, İzmir Doğu Bölgesi 1/25.000 ölçekli Nazım İmar Planı Değişikliği, 1/5.000 Nazım İmar Planı ve 1/1.000 ölçekli Uygulama İmar Planına ilişkin son derece yetersiz ve özensiz bir şekilde hazırlandığı görülen plan açıklama raporu, ilgili Yönetmelikte belirtilen hususların hiçbirini taşımamaktadır.
Saygılarımızla.
TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI İZMİR ŞUBESİ